Ürün Operasyonları (Product Operations) nedir?

Aybala Coskun Karadayilar
5 min readFeb 19, 2024

--

Colorful gears

Ürün yönetimi süreçlerinizde karşılaştığınız bazı zorluklara çözüm ararken, ürün yönetimini nasıl daha iyi yapabiliriz diye düşünüp iyileştirmek için sektördeki örnek uygulamalara ve dijital ürün geliştirme dünyasındaki en son trendlere bakarken ‘Product Operations’dan haberdar olduysanız ve bunun hakkındaki Türkçe yayınları daha derinlemesine incelemek için Google’da ‘Ürün Operasyonu’ terimini arattıysanız, karşınıza çıkan ilk sonuçların trajikomik olarak kaçak, sahte veya yasadışı ürünlere yapılan operasyonların haberleri olduğunu görmüşsünüzdür. Ümidiniz kırılmadan aramayı çoğul şekilde ‘Ürün Operasyonları’ olarak denerseniz ise çıkan sonuçların genellikle üretim ve operasyon yönetimi odaklı olduğunu göreceksiniz. Bunu değiştirmek için umarım bir gün hep birlikte ya ürün operasyonlarına yeni bir isim bulacağız ya da bilinirliğini artırıp bu sonuçların arasına karışmasını sağlayacağız. O halde bilinirliğini ve hakkındaki Türkçe kaynakları arttırarak ilk adımı atalım 🙂

Ürün Operasyonları (Product Operations) nedir?

Ürün operasyonları temelde ürün takımlarının işlerini en iyi şekilde yapmalarını mümkün kılmayı amaçlayarak ürün yönetiminde mükemmelleşmeyi kendisine misyon edinmiştir. Ancak ürün operasyonlarına daha detaylı şekilde geçmeden önce, mümkün olan en kapsamlı resmi çizebilmek ve temelimizi sağlam atabilmek adına, modern yazılım dünyasında ürün yönetimini ele alarak başlayalım.

Modern yazılım dünyasında ürün yönetiminin, ürün yöneticilerinin ve takımlarının amacı;

Doğru problemleri, doğru insanlar için (ürün keşfi — product discovery) doğru şekilde çözmek (ürün teslimi — product delivery) ve bunları yaparken hem kullanıcıya hem de şirkete en yüksek seviyede değer katmaktır. İdeal durumda yukarıdaki tanıma bunları ‘toplum ve yaşadığımız dünyaya zarar vermeden, sürdürülebilir ve etik şekilde’ yapmak koşulunu da ekleyebiliriz.

Daha detaylı olarak baktığımızda, aslında ürün yönetiminde yapmaya çalıştığımız aşağıdaki altı kriteri dengede tutmaktır (her şeyin bir denge işi olduğu gibi 😊):

  1. Arzu edilirlik (desirability): Doğru kullanıcı sorununu çözüyor muyuz? Kullanıcıların buna gerçekten ihtiyacı var mı? Bu ürünü veya hizmeti satın alacaklar mı?
  2. Kullanılabilirlik (usability): Kullanıcılar bu ürünü veya hizmeti nasıl kullanacağını anlayarak belirli bir bağlamda ulaşmak istediği hedefe etkin ve memnun bir şekilde ulaşabiliyor mu?
  3. Yapılabilirlik (feasibility): Organizasyonumuz bu kullanıcı problemini çözebilecek kaynak ve yeteneklere sahip mi? Değilse bunları yaratabilir mi? Ürün takımlarımız sahip olduğumuz sınırlı zaman, beceri ve teknoloji ile ihtiyacımız olan bu çözümü inşa edebilir mi?
  4. Finansal uygulanabilirlik (viability): Bu çözüm şirketin hedeflerine ve uzun vadeli sürdürülebilir iş modeline katkı sağlıyor mu?
  5. Sürdürülebilirlik (sustainability): Bu önerdiğimiz çözümün uzun vadede çevre üzerindeki etkisi nedir?
  6. Etik değerlere uygunluk (ethical): Çözümümüz yanlış amaçlarla veya kötüye kullanılabilir mi? Ürünümüzün veya hizmetimizin kullanımı artırmak için kullanıcıyı manipüle ediyor muyuz?

Yukarıdaki kriterler size tanıdık gelmiş olabilir, eğer aşina iseniz yukarıdaki model, IDEO’nun tasarım odaklı düşünce ve inovasyon modelinin genişletilmiş halidir.

Peki ürün yöneticileri ve takımları bu 6 kriteri nasil dengede tutuyor? Burada 4 temel aktiviteden bahsedebiliriz:

Not: Her ne kadar sıralı şekilde yazılmış olsa da bu 4 aktivitenin lineer bir sıra ile değil de çoğunlukla paralel, iteratif ve sürekli gerçekleştiklerini unutmayalım.

  1. Doğru problemlerin tespiti (Ürün keşfi — Product discovery): Ürün keşfi aşamasında amaç müşteri ve kullanıcı problemlerini keşfetmek ve bu problemlerden hangilerinin çözülmesinin kullanıcıya ve şirkete değer katma açısından daha önemli ve öncelikli olduğuna karar vermektir. Ürün takımları önceliklendirme yaparken, şirket vizyonu ve hedeflerine paralel olarak geliştirdikleri ürün stratejisi doğrultusunda, pazar ve kullanıcı içgörüleri ile desteklenen, bilgiye ve verilere dayalı kararlar vermeyi hedefler. Bu süreç boyunca ürün yöneticileri tüm paydaşların katılımından ve herkesin verilen kararların nedenlerini bildiğinden emin olarak, güvene dayalı güçlü iş birlikleri kurmayı ve herkesin bu yolda hedefe birlikte yürümesini sağlamayı amaçlar.
  2. Doğru çözümlerin tespiti (Ürün teslimi — Product delivery): Çözüm geliştirme aşamasında ürün takımları çözülmesine karar verdikleri problemin (teknik ve kaynak kısıtları göz önüne alınarak) en iyi şekilde nasıl çözülebileceği üzerine düşünüp bu problemi çözebilecek çeşitli yaklaşımlar üretirler. Bu yaklaşımları yapılabilirlik ve çözüme ulaşma konusundaki başarıları açısından test edip değerlendirerek problemi nasıl çözecekelerine karar verirler. Seçilen problemin çözümüne giden yolda büyük stratejik iş parçaları ürün takımının üzerinde daha kolaylıkla çalışabileceği daha küçük parçalara bölünüp, tasarım ve mühendislik partnerleriyle harcanması gereken eforun takribi tespiti yapılarak çözüm süreci planlanır. Bu süreçte ürün ekipleri belirledikleri problemlere doğru ve etkin çözümler üretmeye çalışırken doğru kullanıcı sorunlarını doğru gerekçelerle çözdüğünden emin olmaya özen gösterirler. Bunun için tasarım ve geliştirme evrelerinin farklı aşamalarında küçük ve hızlı deneyler yaparak her adımda doğru yolda olduğunu teyit ederek ilerlerler.
  3. Ürünü pazara sunma: En vurucu kullanıcı problemi en iyi şekilde çözülmüş olsa da bundan paydaşların ve en nihayetinde kullanıcıların/müşterilerin haberi olmadığı sürece inşa edilen bu ürünlerin gerçekten katma değer yarattığından söz etmek çok zordur. Bu sebeple ürün ekibi ve özellikle ürün yöneticisi ürün geliştirme süreci boyunca pazarlama, satış ve müşteri yönetimi ekipleriyle yakın çalışarak ve birlikte etkili bir pazara açılma stratejisi geliştirerek, bu değerin kullanıcılara doğru zamanda ve şekilde aktarıldığından emin olur.
  4. İterasyon: Başta not olarak bahsettiğimiz gibi, ürün yönetimi süreci lineer değil, iteratif olarak gerçekleşir. Ürün takımları da bu süreç boyunca aldıkları geri dönüşler, topladıkları veri ve içgörüler ışığında ürünün değişen ve gelişen kullanıcı, market ve şirket ihtiyaçları doğrultusunda sürekli olarak evrildiğinden emin olmayı amaçlar.

Peki Ürün Operasyonları nerede devreye girer?

Her ne kadar ürün operasyonlarının kapsamı, rolü ve odak noktası her organizasyonun, takımların, iş modelinin, müşterilerin, kullanıcıların ve ürünlerin kendine özgü ve farklı ihtiyaçlarına göre şekillense de, genel olarak ürün operasyonlarının yukarıda bahsettiğimiz temel ürün yönetimi pratiklerinin en iyi şekilde gerçekleştirilmesine olanak sağlayan stratejik bir fonksiyon olduğunu söyleyebiliriz.

Daha detaylı bir şekilde ele alırsak ürün operasyonları, tek bir takımın veya bireylerin tek başlarına çözemeyeceği, ürün organizasyonu içerisindeki ve hatta ürün takımlarının diğer fonksiyonlarla iş birliğini de kapsayan geniş çaplı sorunları sistematik bir yaklaşımla çözmeyi amaçlar. Ürün yönetimi bakış açısıyla değerlendirirsek, ürün operasyonlarının ürününün ürünün nasıl yönetildiği ve ürün yönetimi deneyimi olup müşterisinin de tasarımcıdan yazılımcısına ürün ekiplerinin tüm üyelerinin olduğunu söyleyebiliriz.

Özellikle organizasyonlar ve ürünler hızlı bir şekilde büyürken, ürün yönetimi pratiğimizin ve organizasyon olarak işbirliği şeklimizin de buna uygun olarak etkin, verimli ve iyi bir şekilde ölçeklenmesinde ve gelişmesinde ürün operasyonları önemli rol oynuyor. Ürün operasyonlarının yardımı ile ürün ekipleri ve yöneticileri kendilerine ek operasyonel yük oluşturan şeylere zaman harcamak zorunda kalmadan gerçekten değer yaratan şeylere odaklanabiliyor ve değerli zamanlarını kullanıcılarını anlamak, onlar için mümkün olan en iyi deneyimi yaratmak, şirkete katkısı yüksek olan şekilde ürünü geliştirmek için kullanabiliyorlar.

Bir sonraki yazıda ürün operasyonlarının hangi problemleri ve nasıl çözdüğünü daha detaylı şekilde ele alacağız. Beklemede kalın!

Ürün operasyonları kapsamındaki sorunları çözmek veya yeni bir ürün operasyonları fonksiyonu kurmak zorlayıcı olabilir, ancak bunun doğru şekilde yapılması organizasyonların başarılı bir şekilde ölçeklenmesinde önemli rol oynar. Ürün operasyonları yolculuğunuzda sizi desteklemek için birlikte çalışmayı çok isterim, buradan bana ulaşmaktan çekinmeyin.

--

--